Merhabalar arkadaşlar ben Galatasaray blog yazarınız Umut Han EL
Bugün en çok tartışılan konu olan ve bir karşılaştırma yapılan 1996-2000 yılları arası Galatasaray ile günümüzün Galatasaray' ını karşılaştıracağım.
Bildiğiniz üzere bir çok futbolcu, spor adamı ve teknik adamlara bu soru yıllardır yöneltiliyor.Bende bu konuda bir karşılaştırma yapmak istedim. Mevki olarak karşılaştırmak istiyorum.
Kaleci;
Taffarel, Brezilya milli takım kalesini en çok koruyan kaleci. Galatasaray' da çok uzun bir süre oynamasa da yaptığı kritik kurtarışlar kadar sempatik yönü ve beyfendiliği ile bilinirdi. Hatta Taffarel' in bu büyük uyumunun gününün büyük bölümünün defans oyuncuları ile geçirdiği söylenir. Galatasaray biraz geç yaşında gelmesine rağmen efsane oldu Güney Amerikalı kaleci.
Muslera, Uruguay milli kaleci IFFHS tarafından dünyanın en iyi 6. kalecisi olarak gösterilen Güney Amerikalı file bekçisi kritik kurtarışları, pozisyon tutmada ki ustalığı ve reflexleri ile hemen hemen kusursuz bir kaleci olarak gösteriliyor. Belki de daha büyük bir takım da dünyanın en iyi kalecisi olabilecek potansiyele sahip olan kaleci taraftarın en güvendiği isimler arasında yer alıyor.
Defans;
Popescu, Barcelona' dan kaptan olarak gelmiş bir istikrar ve tecrübe abidesi. Zamanının en iyi defans oyuncularından hiç kuşkusuz. Oynadığı dönem de topu oyuna iyi sokması ile farkını göstererek Barcelona ve Galatasaray' da büyük başarılara imza atmıştır.
Hakan Ünsal, Fazla söze gerek yok aslın da defans ve hücum arasında sol tarafın lokomotifi ve Türkiye futbolunun en iyi sol beki.
Capone, Sağ bek oynayan oyuncu defans yönü hücuma göre biraz düşük olmasına rağmen Okan Burak ile mükemmel uyumu sayesinde çok başarılı sezonlar geçirmiştir.
Bülent KORKMAZ, Cesur yürek efsane kaptan ve Galatasaray alt yapısının belki de bu zamana kadar yetiştirdiği en iyi oyuncuların başını çeken bir oyuncu. Birçok avrupa klübünün peşinde koşmasına rağmen takımını asla bırakmadı ve sayısız başarılara imza atan mükemmel bir defans oyuncusuydu.
Ujfalusi, Popescu ile İspanya' dan gelen kaptan Atletico Madrid gibi üst düzey bir klüpde kaptanlık yapıyordu. Defansdaki becerileriyle beraber defansı yönlendirmesi ve topu oyuna sokması ile kuşkusuz Popescu' nun 2012 modeli.
Hakan Balta, Hırsı, azmi ve mücadelesi çok iyi bir oyuncu. Ancak hücuma olan katkısı tartışılabilinir. Ancak Hakan Ünsal ve Ergün Pembe' den sonra Galatasaray' da solda oynayan en iyi oyuncu.
Eboue, Daha önce Ön libero ve Sağ kanat oynamasının yanında stoper ve asıl mevkisi sağ bekde oynaması çok yönlülüğünün bir kanıtı. Formda olduğu bir maç da sağ kanatı otobana çevirebilen bir oyuncu. Hem defans hemde sağ kanadın başarılı göz bebeği.
Semih Kaya, Altay' dan büyük zorluklar ile ufak yaşta alındı ve Galatasaray terbiyesi ile harmanlanıp geliştirildi. Belki de gönderilmek üzereyken Fatih Terim' in ona olan güvenini boşa çıkartmadı ve yanında Ujfalusi gibi bir oyuncu ile oynadığından belki de takımın en şanslısı ve uzun süre Galatasaray' a emek vericek olan bir yetenek abidesi. Belki de 2012' nin Bülent Korkmaz' ı olucak olan oyuncu.
Orta saha;
Suat Kaya, Hiç kuşkusuz Türk futbolunun en iyi ilk 3 ön liberosundan biri. Diğer 2' side Emre Belözoğlu ve Okan Buruk bence. Bitmek bilmek bilmeyen inanılmaz enerjisi ile Galatasaray' ın hücumla arasında kilit isimdi.
Emre Belözoğlu ve Ümit Davala, Taktiğe göre sürekli nöbetleşe oynayan 2' li belki de Galatasaray' ın en başarılı mevkisi olan orta sahanın mimarlarındandı. Sürekli birbiriyle forma kapışmasın da olan 2'linin ortak özellikleri çok fazla. Bitmek bilmek bilmeyen enerjisi ve mücadeleci yapısı ile tanınan 2' oyuncuyu ayıran en iyi özellik belki de Ümit Davala' nın hücuma biraz daha yatkın olmasına rağmen Emre Belözoğlu' nun defans yönünün daha üstün ve paslarının daha isabetli olmasıydı.
Okan Buruk, Emre Belözoğlu ve Bülent Korkmaz gibi Galatasaray' ın alt yapı meyvelerinden olan Okan Buruk ölümcül şutları ve kısa boyuna rağmen defansdaki yeteğeniyle tanınıyordu. Ayrıca hücuma da çok iyi katkı yapan oyuncu değişmez isimlerdendi.
George HAGİ, Birçok spor adamı yorum yapamaz iken özür dilerim böyle bir futbolcuya yorum yapamıyorum. Dünyanın en iyi oyuncularından ve Türk futbolunun gördüğü en büyük yetenek. Karpatların Maradona' sı dense bile ben olan Galatasaray' ın Hagi' si denmesini tercih ederim.
Felipe Melo, Çok değişik bir oyuncu. Defans yönü çok yüksek olmasına rağmen top tekniği çok yüksek ve hücuma katkısı aşırı fazla. Ve uzakdan bitirici şutlara sahip olan oyuncu. Bitmek bilmeyen enerjisi ve hırsı ile tanınıyor. Taraftarla büyük uyum içinde olan oyuncu Hagi' den sonra ki en iyi 10 numara konumun da diyebiliriz.
Hamit Altıntop, Türk futbolunun avrupada ki gururu. Hem hücum hem defans anlamın da mükemmel bir oyuncu olan Hamit hem futbolculuk hemde Milli takım olarak iyi bir kariyere sahip olan nadir oyunculardan. Bitirici şutları ve tekniğine rağmen biraz yavaş bir oyuncu olmasına rağmen arkasında Eboue ile büyük bir uyum yakalayacaktır.
Nordin Amrabat, Yüksek tekniğe sahip olan oyuncu seri çalımları ve sert şutlarıyla tanınıyor. Hızlı bir oyuncu olan Amrabat eğer Hakan ile iyi bir uyum yakalar ve defans yönünü yükseltirse mükemmel bir uyum sağlıyacaktır.
Selçuk İnan, Hagi' den sonra oynayan belki de en iyi hücuma dönük orta saha oyuncusu. Uzakdan şutları, nokta aşırı pasları ve oyunu okuma zekası ile Xavi ile karşılaştırılan Selçuk İnan her yönden mükemmel bir futbolcu. Yerinin garanti olmasına rağmen hergün daha fazla çalışması onun en büyük özelliği.
Forvet;
Hakan Şükür, Namıdeğer kral; Türk futbolunun yetiştirdiği en iyi forvet oyuncularından. Uzun boyuyla kafa topların da etkili olan Hakan uzun boyuna rağmen hızlı ve oyun görüşü yüksek bir oyuncuydu. Top onun ayağındayken her an gol olabilirdi.
Arif Erdem, Futbol da bahsedilen yırtıcı forvet tipinin kelime anlamı. Hakan ile beraber kuşkusuz büyük bir 2'li olan Arif Erdem hızı ve yüksek tekniği ile tanınıyordu.
Elmander, Uzun boylu ve bitmek bilmeyen bir enerjiye sahip. Maç için de yapmadığı şeyi veya olmadığı yeri göremezsiniz. Tam bir klasik pivot santrafor. Hakan Şükür ve Mario Jardel' den sonra gelen en iyi pivot santrafor.
Burak Yılmaz, Arif Erdem gibi yırtıcı bir forvet olan Burak Yılmaz aslın da çok basit bir teknik ile oynuyor ama futbol basit bir oyundur ve önemli olan basit olanı yapmaktır. Hakan - Arif 2' lisine benzeyen bu 2' li bu dönem umarım iyi bir uyum yakalar.
Ruh olarak ise Galatasaray Fatih Terim' in gelişiyle çok değişik bir havaya büründü. Taraftar klübün arkasına geçti ve iteklemeye başladı. Hep beraber bir bütün olan Galatasaray Spor Klübü ve Bağımsız taraftar oluşumu ultrAslan' ın desteğini alan 2012 Galatasaray' ı eski Galatasaray' a göre biraz daha çok hücum gücü yüksek ancak hücum oyuncusundan aldığı verim olarak o kadar da iç açıcı bir durum da değil. Eğer doğru desteği alırsa belki de yeni bir UEFA Kupası veya bir şampiyonlar ligi yarı finali veya final' i görebiliriz. Ünlü bir futbol adamının dediği gibi bir final' de asla favori yoktur. Her an herşey olabilir.
Yazar; Umut Han EL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder